Ann Cameron, 4. seviyedeki kanserini havuç suyu içerek tedavi eden kadının kendi dilinden hikayesi

Benim adım Ann Cameron.

30 Temmuz 2013’de akciğerlerimde CT scan ile kötü huylu tümörler için tarama yapıldı. Ve 1 ağustosta sonuç açıklandı: “Kanserden hiçbir iz yok”

Kişisel tecrübe sonucu biliyorum ki havuç kanseri hızlıca, kemoterapisiz ve radyason yada başka yiyecek değişikliği yapmaksızın tedavi ediyor. Bence havuç kanser teşhisi konulan herkesin denemesi gereken bir yöntem çünkü sonuçlar oldukça hızlı elde ediliyor.

İşte benim yaşadıklarımın hikayesi:
2012
6 haziran’da yeni teşhis edilmiş 3. seviyedeki bir bağırsak kanseri için ameliyat oldum. Tavsiye edilen kemoterapiyi reddettim ve o tarihten sonra kendimi daha iyi hissetmeye başlamıştım ki 6 ay sonra 6 kasım tarihinde yaptırdığım CT scan akciğerlerimde muhtemel kanser bulgularını gösterdi.

Onkolog doktorun söylediğine göre 4. seviye bağırsak kanseri metastaz yapmıştı ve ciğerlere sıçramıştı. Daha sonra öğrendim ki bağırsak kanserim akciğer kanserimle bağlantısızdı kendi kendine gelişmişti. Sebebi ise bağırsak kanseri metastaz etse bile çok yavaş gelişirdi. Ancak göğsümdeki iki tümör oldukça hızlı büyüyordu.

Onkoloğun söylediğine göre radyasyon bana artık yardım etmezdi. Kemoterapi önerdi ancak kemoterapi de bu kanseri tedavi etmezdi. Doktora ne kadar ömrümün kaldığını sordum. Kemo’suz 2 yada 3 yıl ömrümün kaldığını, kemo ile de aslında çok fazla değişen birşey olmayacağını söyledi.

Şoka girmiştim. İnternette bulabildiğim kemoterapi ve radyasyon tedavisine alternatif herşeyi okudum. İnternette tavsiye edilen 20 kadar maddenin işe yaramadığını biliyordum çünkü kocam 6 ay boyunca bunları akciğer kanserinden 2005 yılında ölmeden önce denemişti.

Ralph Cole adında bir adamın yazdığı bir mektuba rastladım internette. Günde 2.5 kilo havuçun suyunu içerek boynundaki kanser hücrelerini yok etmişti. Ona da birkaç başka kişi havuç suyunun kansere faydalı olduğunu söyelmişti. Ralph kendi tecrübesini anlatırken oldukça detaylı anlatıyordu, birşey satmaya çalışmıyordu. 17 Kasım’da Ralph’ın önerdiği miktarı içmeye başladım.

Her gün 2.5 kilo havuç suyu sıktım
27 Kasım’da PET scan CT scan’in bulgularını doğruladı. Şişen lenf bezleri, noktaların varlığı, ayrıca akciğerler arasındaki lenf noktalarında iki tümör mevcuttu. Her biri 2.5 cm uzunluğunda ve 1 cm çapındaydı. Radyoloğun raporuna göre şekere doyumsuz ve hızlı büyüyen tümörlerdi.

Havuç suyu içmek, onkologların normal tedavi sürecinde yasakladığı bazı diğer maddelerle karşılaştığında radyasyon ve kemo ile tamamiyle uyumlu. Ancak ben kendi kişisel seçimimi yaptım ve kemoterapi istemedim.

Sonuç olarak kemo’suz, radyasyonsuz, başka tedavisiz ve havuç suyu dışında herhangi bir yiyecek değişikliği yapmadan et, dondurma ve diğer şeyleri yiyerek (aslında dondurma yemeyi kanser süresince tavsiye etmem, burada vurgulamak istediğim havuç suyu hayatımda yaptığım tek değişiklikti. Tabii ki dua etmek, insanların benim için ettikleri duaları ve gelen iyi enerjileri kabul etmek dışında.) bir süre devam ettim.

7 Ocak’da, havuç suyuna başladıktan 8 hafta sonra ilk CT scan’imi yaptırdım. Kanserin büyümesinin durduğunu gösterdi ve tümörlerin bazı noktalarda küçüldüğünü ve lenf bezlerimin daha az şişmiş olduğunu gösterdi. 8 hafta sonunda tümörlerin büyümesi durmuştu.

İlginç olan şey 8 hafta Ralph Cole’in kanser hücrelerini yok etmesi için geçen süreydi. Ardından gelen 6 ay boyunca Temmuz 2013’ün sonuna kadar büyük bir azim ve inançla havuç suyu içmeye devam ettim. Sadece seyahat ederken içmedim. Önceden Omega marka blender kullanırken 2.5 kilo havuçtan 1 litre havuç suyu elde ediyorken taşındıktan sonra Champion blender’a geçtim o da 1.3 litre havuç suyu üretiyordu. Her iki blender de oldukça efektifti. Sabahtan günlük havuç suyumu çıkartıyor birazını sabah içiyor, kalanı buzdolabında saklıyor ve gün boyunca içmeye devam ediyordum. Sadece bazen seyahat ederken 3 gün boyunca havuç suyu içmiyordum.

Mart 2013 sonundaki CT scan kanser büyümesinin durduğunu, yeni kanser yada şişik lenf bezi olmadığını ve tümörlerin küçüldüğünü gösterdi.

30 Temmuz 2013’deki CT scan ise kansere dair hiçbir iz bulamadı!
Şişen lenf bezleri normal büyüklüklerine dönmüştü ve durağandı. Bu noktada doktoruma havuç suyu tedavisinden bahsettim, ona daha önce söylemediğimi çünkü şüpheyle yaklaşacağını düşündüğümü söyledim. O bana birçok doğal maddenin kansere karşı etkili olduğunu duyduğunu, ancak bunları öneremeyeceğini söyledi, çünkü bilimsel çalışma ve istatistiksel desteği yoktu bu bilgilerin.

Anladığım kadarıyla eğer doktor bilimsel olarak işe yaradığı tespit edilmiş kemoterapi yada radyasyon tedavisi dışında birşey önerirse bir dava sonucunda başına büyük bir bela açılabilir. Doktorunuza havuç, lahana yada zerdeçal konusunu açabilirsiniz, ancak bununla ilgilenseler bile bu maddeleri size tavsiye edemezler.

Doktorum 6 ay sonra yeni bir scan önerdi, ancak bu 6 ay boyunca Guatemala’da olacaktım, bu ülkede böyle bir scan büyük miktarda iğrenç tadlı sıvı içmeyi gerektiriyor. Bu nedenle bir sonraki scan için 1 sene beklemeyi tercih ettim. Bu arada tek tük havuç suyu içmeye devam edip daha az et ve dondurma yiyip daha çok salata yemeye çalışacaktım.

Yaptığım uygulamanın gelişimi:
Havuca başladıktan 2 hafta sonra bir gelişme yoktu
8 hafta sonra tümör büyümesi durdu ve küçülmeye başladı
4 ay sonra lenf bezlerim ve akciğerlerim normale döndü
8 ay sonra vücudumda kanserden hiçbir iz yoktu

İnanıyorum ki benim gibi yeni teşhis olmuş birisi, genel olarak sağlık durumu iyi olan, kemoterapiyi güvenli bir şekilde 8 hafta geciktirip günde 2.5 kilo havuç suyunun kanserin büyümesini durdurup durdurmayacağına bakabilir. Eğer havuç işe yararsa kemoterapiyi bir süre daha öteleyebilir taa ki kanseri tamamiyle yok edene kadar. Benim en son CT scanim (30 temmuz 2013) bunun olabildiğini gösteriyor.

Havuç kürü Ralph Cole’in boynundaki kanser hücrelerini de tedavi etti. Aslında havuç suyu bence kanser hücrelerinin büyük bir kısmına karşı etkili. Havuçun içindeki etkin madde falcarinol, Danimarka ve İngiltere’de farelerle yapılan lab deneylerinde etkisini göstermiştir. Havuç veya falcarinol kullanarak Dr. Kirsten Brandt ve meslektaşları İngiltere’de laboratuar farelerindeki tümör büyümesini yavaşlatmışlardır. Farelere insanlara oranlandığında yarım kiloya denk gelen miktarda havuç suyu vermişlerdir. Umarım ki insanlar ve organizasyonlar bu doktorun çalışmasını parasal yönden destekler ve bir ilaç bulunmasına sebep olabilir.

Sağlık ve mutluluk dileklerimle

Ann Cameron

Süper İleri Notu
Bizce havuç suyu bilimsel olarak çalışmalarla ispatlanana kadar doktorunuzun önerdiği tedavinin yerine geçmemelidir. Günde birkaç bardak havuç suyu içmenin zararı olacağını düşünmüyoruz, ve normal tedavi ile birlikte denenebilir diye düşünüyoruz. Gerçekten de yukarda linkinden ulaşabileceğiniz Cambridge üniversitesinde yapılan araştırma havuç yiyen farelerde kanser gelişiminin diğer farelere oranla üçte biri oranında olduğunu gösterse de bu konuda daha çok araştırma gerekmektedir.

Yorumlar

yorum